Artık hissedemiyorum. Kendimi kaybettim. Duygularda gelebilecek en son noktaya geldim, yıktım her şeyi. Umursamıyorum, beklemiyorum ve umudun ne olduğunu bilmiyorum. Ben sevgiyi tükettim, kendimden geçtim. Dümdüz yaşıyorum.Yıprandığını bir tek senin bilmen kıvranış ağladığını kendin görmen ruhen yıkılış .Artık bir şeyler için çabalamaktan yoruldum. İçin karanlıksa hiçbir çiçeği sulayarak büyütemezsin.“Belki farkında değildir.” diyerek, içimi sana karşı hep sıcak tutabilmek için aklımı kaç kere yok saydığımı bilemezsin.Ve herşeye rağmen hep şunu demek istiyorum “Sonunu boş ver, başı çok güzeldi.”
Aşkın adını kirletmemeli insan , Aşığım değil SEVİYORUM demeli ..
bazen bırakmak lazım. düşünmemek, çaba harcamamak. düpedüz yaşamak işte. bir şey uğruna ne kadar çaba harcarsan sonunda kaybediyorsun. ve bazen savaşmamak lazım hiçbir şey için. gelişi güzel yaşamak lazım hayatı. olmuyorsa olmasın. en azından yorulmayız, kaybetmeyiz.
"gülüşlerim sana,
sarılışlarım sana,
bakışlarım sana,
her şey sana,
her şehir sana,
her şiir sana,
ağlayışlarım sana,
ölüşlerim sana,
dokunamayışım sana,
sarılamayışım sana,
koklayamayışım sana,
bütün sokaklar sana,
hayatım sana,
ben sana,
aşığım."
Gülünce kısılan gözlerine aşık oluyorsun. Sinirlenince dudağının sertçe kıvrılmasına, şaşırınca bir kaç saniye donup kalmasına, üzülünce düşen suratına ya da. Sarılınca seni tüm kötülüklerden koruyacağına inandırdığı kollarına belki. Özleyince sana koşup gelen bacaklarına, dokununca ruhuna baharı getiren parmak uçlarına aşık oluyorsun. Çünkü, nesine aşık olayım demiyorsun; sadece izliyorsun, daha nesine aşık olabilirim diye.